Çaykovski dinlediğim zaman sihirli bir değnek bulunduğum ortamı bir düş bahçesine döndürmüş gibi gelir bana. 1893 yılında bugün ölen Pyotr İlyiç Çaykovski, 53 yıllık hayatına 7 senfoni, 9 opera, 3 bale, üçü piyano biri keman 4 konçerto, 3 yaylı dördül ve bir çok oda müziği sığdırmış. 🎶 1886 ve 1889 yıllarında iki kez de İstanbul’a gelmiş. İlk gelişinde kalacak yer bulamayıp Dolapdere’de kötü koşullarda bir yerde kalmış, ancak Tepebaşı Bahçesi’nde tesadüfen bir konser dinlemiş. 🎶 Gözünüzün önüne getirin, 1880’de açılan Tepebaşı Bahçesi, İngiliz bahçe mimarisi tarzındaydı. Orkestra platformu yapay bir gölün üzerindeydi. Karşısı Altın Boynuz… Aklım gene geziyor orada burada… Kafamdaki soruların hızına yetişemiyorum. 🎶 Çaykovski’nin o atmosferdeki hisleri acaba daha sonra hangi eserine yansıdı? 🎶 O sırada Tepebaşı Bahçesi’nin müdavimlerinden Halit Ziya ile karşılaştı mı? 🎶 Mai ve Siyah’ın o bahçede verilen bir ziyafetle başladığını daha sonra öğrendi mi? 🎶 O gece orkestrayı yönetenin meşhur Lange Bey (Paul Lange) olduğunu biliyor muydu? 🎶 Biz şimdi katlı otoparka arabamızı bırakıp TRT binasına hiç bakmadan yürüyüp gittiğimizde neyin, ne kadar farkındayız?
top of page
bottom of page
Bình luận