Viktorya dönemi erkeği, sosyal statüsü ne olursa olsun bıyık bırakırdı. Otoriter bir görüntü yarattığı için İngiliz Ordusu üniformasının zorunlu bir parçası haline geldi. Bu akım İngiltere'den Avrupa'ya, oradan da Kuzey Amerika'ya yayıldı.
📍
Bıyık adeta erkekliğin simgesiydi. İdeal bıyık, sıkı, sert ve çok uzun veya çok kısa olmamalıydı. Hatta bazı erkekler gün boyu bakım için yanlarında küçük bir tarak bile taşıyorlardı.
📍
Çoğu zaman, bıyıklar güçlü görünmesi için boyanırdı bile. Hatta her teli yerinde tutmak için balmumu ile şekil verilirdi. Bununla birlikte, ikindi çayı sırasında çayın ısısı utanç verici bir şekilde balmumunun erimesine ve boyanın akmasına neden olurdu ki sonrasında bıyığın görüntüsünü düşünmek bile istemiyorum.
📍
İşte bu gördüğünüz, bıyığı temiz ve kuru tutmak için içine yerleştirilmiş bir çıkıntıya ve çay yudumlamak için küçük bir deliğe sahip bir fincan. 1860 civarında İngiliz çömlekçi Harvey Adams tarafından icat edilen bu bıyık fincanı o kadar popüler oldu ki Adams onu icat ettikten 15 yıl sonra emekli bile oldu.
📍
Bıyık fincanı 1860 ile 1916 yılları arasında tüm çay servisinin önemli bir parçası haline geldi. Ne yazık ki, bıyık ve fincan Birinci Dünya Savaşı sırasında erkeklerin siperlerde bu bakım alışkanlıklarını sürdürmeleri zorlaştığında gözden düştü. Ayrıca gaz maskelerinin kullanımı sırasında da sıkıntı yaratıyordu.
📍
Birinci Dünya Savaşı'ndan bu yana geçen yıllarda, Clark Gable'dan Tom Selleck'e birçok seçkin Hollywood aktöründe bıyık görüyoruz ancak ne yazık ki fincanın kullanımı bitti.
Comments