Gördüğünüz bitki Silphium. Daha önce söz ettiğim ve Anadolu’da ‘çakşır’ denilen Ferula’nın çok yakın akrabası. 📍 Bronz Çağı’ndan itibaren Libya’dan ithal edildiği ve Girit’te de olduğu Knossos’ta bulunan MÖ 2000’lere ait yazıtlardan bilinen Silphium, antik çağda önemli bir ticaret ürünü. Silphium o kadar değerliydi ki Kyrene paraları üzerinde resmedilmişti. 📍 Herodot, Hipokrat, Plinius, Dioscorides ve Galenus’un söz ettiği bitkinin mucize denilecek kadar çok faydası sayılıyor. 📍 Menstruasyon döngüsünde ve doğum kontrolünde kullanıldığı biliniyor. Bitkinin kalp biçimli tohumları ve rahime benzeyen biçimi de konu ile ilişkili olarak dikkat çekicidir. Plinius’a göre, silphiumdan elde edilen laser adı verilen su kadınlarda, menstrual döngüyü arttırmak için bir şarabın içinde, yumuşak bir yün ile birlikte verilir. Balmumu ile karıştırılıp, ayak nasırlarında kullanılır. Nohut ile suda karıştırılıp diüretik olarak kullanılır. 📍 Öksürüğe, boğaz ağrısına, ateşe, hazımsızlığa, ağrılara, siğillere ve her türlü hastalığa iyi geldiği hatta gebelik önleyici ve düşük yapıcı olarak işlev görmüş olabileceği düşünülmektedir. 📍 Parfüm üretiminde ve özellikle Roma döneminde mutfakta baharat olarak da kullanılan bitkinin ne yazık ki tarımı yapılmamış ve MS 1. yüzyılda soyu tükenmiştir. Plinius, silphium’un değerinin gümüşle ölçüldüğünü yazar. Son silphium bitkisinin İmparator Nero’ya hediye edildiği biliniyor.
Comments