II. Dünya Savaşı, Ağustos 1943. ABD’nin Tokyo’yu bombalama ihtimaline karşı hayvanat bahçesindeki vahşi hayvanların şehre dağılmasını önlemek amaçlıyla Japon hükümeti tüm hayvanların öldürülmesine karar verir. Bu arada çocukların çok sevdiği üç fil de ölür.
🐘
Savaş sonunda Hindistan Başbakanı Nehru, Japon çocukları teselli için bir yavru fil gönderir. Dünya çocuklarına yazdığı mektup da o yıllarda Türkiye’de çok sevilen bir dergi olan Doğan Kardeş’te yayınlanır. Dergi bir hafta sonra Türk çocuklarının ağzından Nehru’ya bir mektup yazarak kendilerinin hiç fil görmediğini anlatırlar.
🐘
İşte ilk filimiz Mohini, Türkiye’ye böyle gelir. Beş yaşında ve bir ton ağırlığındaki Mohini gemiyle geldiği İstanbul’da önce Dolmabahçe’de halkın karşısına çıkar. Neredeyse bir devlet töreni yapılır, konuşmalar filan... Sonra çocuklarla beraber Taksim’e çıkar. İki gün orada sergilenir.
🐘
O yıllarda sadece Ankara’da hayvanat bahçesi olduğundan bir trenle oraya gönderilir, gene coşkuyla karşılanır.
🐘
Jawaharlal Nehru'nun Türk Çocuklarına armağan ettiği yavru fil Mohini, o zaman henüz ortaokula giden, sonraları ünlü bir karikatürist ve çizgi roman sanatçısı olan, Tarkan’ın yaratıcısı Sezgin Burak’ı (1835-1978) çok etkilemiş ve dergiye çizip gönderdiği karikatür Doğan Kardeş’in Mohini için çıkarttığı bu özel sayıda yayınlanmıştı.
🐘
Çok sevilir Mohini. Ama... Kısa bir süre sonra Mohini’nin çok yemek yediği dedikoduları üzerine o dönemde ilgililer Mohini’nin bir günlük istihkakının dökümünü yapıp günlük masrafının 10 TL olduğunu açıklarlar.
🐘
Mohini adı, Orta Hindistan’da Baiga kültüründe, “erotik büyü ya da efsun” anlamına gelir, üstü kapalı olarak da “kadın güzelliğinin ve cazibesinin gücünü” çağrıştırır. Adı değişmediğine göre muhtemelen bunu bilmiyorlardı.
🐘
Mohini, 51 yaşında hayata veda etti. Hacettepe’de saklanan kemikleri, 2008 yılında Kemaliye’de Prof.Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi’nde sergilenmek üzere alındı, parçaları birleştirildi. Mohini, 2009 yılından beri sergileniyor ve hikayesi sevgiyle anlatılıyor.
コメント