Bazı şehirler konumları, tarihi ya da anıtları kadar yetiştirdikleriyle, o kentten beslenenlerle de değerlidir. Venedik bunların hepsidir.
📍
Bugün her dönemde sevilen besteci ve keman virtüözü Venedikli Antonio Vivaldi’nin ölüm yıldönümü. Klasik müzik sevenler mutlaka bilir de sevmeyenler bile onun meşhur “Dört Mevsim”ini eminim dinlemiştir.
📍
Fotoğraftaki yapı, La Pietà, diğer adıyla Santa Maria della Visitazione Kilisesi, 15. yüzyılda Yetimhane olarak yapılmıştır. Rahip olarak ayin yönetme konusunda yeteneksiz ancak müzik konusunda yeteneği eşsiz olan Vivaldi, o dönemde en iyi müziğin yetimhanelerde icra edilmesi nedeniyle burada keman öğretmenliğine başlamıştır. O sırada 25 yaşındadır.
📍
1703-1740 arasında Pietà korosu için pek çok oratoryo, kantat ve vokal parçaları yazarak müzik grubunu yönetmiş ve bu dönemde kilise müzikal kimliğiyle tanınmıştır. Grup uluslararası başarılar kazanmıştır. 28 yaşındayken, bir şehir rehberinde babasıyla birlikte “şehrin en iyi kemancıları” olarak nitelendirilir.
📍
Dahi ve hırslıdır, kendisini olağanüstü bir varlık olarak tanıtmayı da sever. Konçertolarında solist olarak çalmak ona özel bir hava verir, zaten konçertoyu da kendisi için icat etmiştir. Daha çok sözüm var da toparlayayım, bu hırs giderek düşüşüne neden olmuştur. Öyle ki 1741’de yoksul ve yalnız olarak Viyana’da ölür. Gömüldüğü mezarlık bile yok edilir. İki ay sonra ölümünün duyulması, Venedik’te herhangi bir tepki uyandırmaz. Ölümünden sonra iki asır sürecek derin bir unutuluş başlar. Yaşamı, 20. yüzyıldan önce hiçbir ciddi biyografi yazarının ilgisini çekmediği için kötü bir şekilde belgelenmiştir.
📍
Biyografisinde hala karanlık noktalar var hayatının bazı dönemleri ise tamamen belirsiz. 2006 yılında Regensburg’da, içinde soprano için yazılmış en zor aryalardan ‘Se lento ancora il fulmine‘nin bulunduğu ve hiç kimsenin bilmediği Argippo operası bulundu. Yolculukları ve eserleri ne kadar eksik bilinse de araştırmalar devam ediyor ve Vivaldi yaşıyor…
Comments