google-site-verification=PbL_5t5j-grNUlEnxPDPRb9h69cnQI7ks2lm5P-n88U
top of page

Suada Hikâyesi

2007-10-06

Geçtiğimiz hafta Çarşamba günü İstanbul Boğazı'nın tek adasında bulunan tesislerde yangın çıktı. Yangın deniz itfaiyesi tarafından uzun süren çalışmalar sonrasında söndürüldü. Neyse ki, can kaybı yaşanmadı.

 

 

 

 

 

 



 

 

 

Ancak bu haberin bizi ilgilendiren kısmı, bugünlerde adı "Suada" olan adanın ilk sahibinin hassa mimarı Sarkis Balyan olmasıydı. Kuruçeşme sahilinden 160 m açıkta olan adanın daha önce ne amaçlarla kullanıldığı bilinmiyor. Bilinen, Sultan Abdülaziz'in bu adayı (1860'larda) Dolmabahçe Sarayı ile Ortaköy Camii'ni de inşa eden Balyan kardeşlerden saray mimarı Sarkis Balyan'a (1831-1899) hediye ettiği. Sarkis Balyan adanın çevresini duvarla çevirdi ve tam ortasında iki katlı bir köşk inşa etti. Ölümünden sonra köşk yandı, mirasçıları da "Balyan Adası"nı Şirket-i Hayriye'ye kiraladı. Burası Boğaz vapurları için kömür deposu haline getirildi ve "Kömür Adası" olarak anılmaya başladı.

 

 

 

 

 



 

 

 

Şirket-i Hayriye'den sonra Şehir Hatları İşletmesi tarafından da kömür deposu olarak kullanıldı. 1958'de Galatasaray Spor Kulübü adanın mülkiyetini Sarkis Balyan'ın mirasçılarından satın aldı. Aslında 3 bin 831 metrekare olan bu kayalık, Galatasaray Kulübü'nün adanın güneyindeki denizi 2 bin 17, kuzeyindeki denizi ise 1052 metrekarelik bir duvarla çevirmesiyle 6 bin 900 metrekareye çıktı. Duvarın içinin bir bölümü yüzme havuzu haline getirildi. Bir bölümü dolduruldu. 1978'de bu dolgu bölümlerin yıkım kararı çıktı ise de sonra karar uygulanmadı. Çok bilinen tanımıyla "Galatasaray Adası", şimdilerde üç parselden oluşuyor.

 

 

 

 

 

 

 

 



 

 

 

Doğal ve tarihi SİT alanı olan Boğaziçi Öngörünüm Bölgesi'nde bulunan ada, Başbakan Erdoğan ve 7 bakandan oluşan Boğaziçi İmar Yüksek Koordinasyon Kurulu'nca 15 Ekim 2004 tarihli karar ile çok katlı imara açıldı. SİT alanı olduğu için Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Boğaziçi İmar Müdürlüğü ve 3 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'ndan sırasıyla onay alınarak hazırlanması gereken planlar, tersi bir uygulamayla direkt Başbakan'a bağlı Boğaziçi İmar Yüksek Koordinasyon Kurulu'na sunuldu.

Uzmanlar, "Prosedüre uygun olmayan süreç izlenmiş" derken, Galatasaray Adası'na yapılacak binanın planını henüz tamamlanmadığı belirtildi. 1945'te kullanım hakkı Galatasaray Spor Kulubü'ne geçen adayla ilgili projeyi ise Unit AŞ hazırladı. Karar ile onanan Boğaziçi Sahil Şeridi ve Öngörüm Bölgeleri Nazım ve Uygulama İmar Planları'nın Galatasaray Adası ile ilgili bölümünde yapılan plan tadilatı, Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Boğaziçi İmar Müdürlüğü tarafından 3 Şubat 2005'te askıya çıkarıldı.

Mimarlar Odası İstanbul Şube Başkanı Eyüp Muhçu o dönemde yaptığı açıklamada, planın gerçekleşmesi durumunda, Kuruçeşme'den Anadolu Yakası'ndaki Kuleli Askeri Lisesi'ni görmenin mümkün olmayacağını söyledi. Muhçu, Büyükşehir Belediyesi ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'na gönderdiği yazı ile kararın ilgili yerel yönetimlere danışılmadan alındığı ve SİT alanında çok katlı yapılaşmaya yol açtığı iddialarıya kararın iptalini istedi.

Muhçu, karar metninde Galatasaray Kulübü'ne ait 3 adet parselden bahsedildiğini ancak kulübün aslında tek parsele sahip olduğunu ileri sürerek plan tadilatı ile ilgili şu iddialarda bulundu: "Boğaziçi İmar Müdürlüğü kendilerine ulaşan kararı askıya çıkardı ancak bunun suç olduğunu bildikleri için Kurul'a konuyu yasa uyarınca yeniden görüşmeleri için yazı yazdı. Düşünebiliyor musunuz, bir Başbakan ve 7 bakan oturuyorlar, Ôilgililerin yaptığı planı' onaylıyor. Ayrıca Galatasaray Kulübü'ne ait 1 parsel var ancak, kulüp adanın tümünü kullanıyor. Kurul kararında da kulübün 3 parsele sahip olduğu belirtiliyor. Halbuki diğer parseller Hazine'ye ait. Maliye Bakanlığı görüşü de alınmadan, kulüp mülkiyetindeymiş gibi işlem gösteriyorlar. Boğaziçi gibi öngörünüm ve sahil şeritlerinde konut yapılaşmasına bile izin verilmeyen bir doğal ve tarihi SİT alanında, yapılaşmayı denizin içine kadar uzatan böylesi bir plan tadilatı son derece sakıncalı bulunmaktadır."

Kıran Mimarlık'a hazırlatılan projede, toplantı salonu, sergi, konser, gösteri, spor, eğlence ve restoranlar bulunuyor. Adanın üzerine çelik konstrüksiyonla bağlanacak gemi şeklindeki proje, 5 bin metrekare kapalı alan, 85 metre uzunluk ve 3.5 kat, 9.5 metre yükseklikte bulunuyor. Beylerbeyi ve Çırağan Sarayları ile birçok köşk ve kasrın yapımına imza atan "hassa mimarı" Sarkis Balyan'ın, yıllar önce yazlık evinin bulunduğu Galatasaray Adası'na gidip geldiği çatanası (bir tür buharlı tekne) mimar Hakan Kıran'a ilham kaynağı olmuş. Kıran'ın birinci seçilen projesi, çelik direkli, sağa sola dönebilen ve adayı kaplayan bir gemi görünümünde.

 

 

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

Bakalım yangının sonucu ve projenin akıbeti ne olacak? Ama bana kalırsa, "Suada" olmadan önce "Buzada" olarak anılan ada, dili olsaydı muhtemelen "Gölge etmeyin başka ihsan istemem" derdi.

Ayşe Didem Bayvas

Kaynak-Foto: S.Demirkol, Milliyet, besiktasliyim.net, Tercüman, ultraslan.org

TAY Haber için tıklayınız.

bottom of page