Ametist, etki bakımından en güçlü taşlardan biridir. Kuvars grubu ailesine aittir ve kuvars taşının mor renkli olan türüdür. Mor rengi aslında içindeki demir madeninden gelir. Adı, Yunanca “Amethystos” sözcüğünden türemiştir ve “sarhoşluktan koruyan” anlamını taşır.
💜
Aristoteles, bu güzel taşla ayıklık durumu arasındaki esrarengiz ilişkiyi şöyle açıklar: Dionysos sarhoş bir anında Amethyst adında güzel bir kızı sahip olmak üzere yakalamış. Kız kendisini koruması için bekâret tanrıçasına dua etmiş ve Dionysos’un elleri arasında birden parlak bir mücevhere dönüşmüş. Dionysos o zaman yaptığından utanmış. Pişmanlığını göstermek için parlak taşa en sevdiği o soluk mor rengi vermiş ve o günden sonra böyle bir taş taşıyan herkesin kendisinin sarhoşluğunda yapacağı saldırgan hareketlerden korunacağına yemin etmiş.
💜
Mısır kraliyet hanedanları tarafından sevilen ametist, Mısır'da genel olarak oymalarda kullanılırdı. Leonardo da Vinci ametistin şeytani, günahkar düşünceleri dağıttığı ve zekayı canlandırdığını yazmıştır. Bu büyük ihtimalle o zamanlarda var olan yaygın bir kanıydı.
💜
Ayrıca, eski zamanlarda ametist dindarlığın ve bekaretin sembolü olarak görülürdü. Bu nedenle Orta Çağ boyunca Katolik Kilisesi ve diğer dini grup ve kiliselerde, özellikle oymalarda fazlasıyla kullanılmış ve değer verilmiştir. Ametist aynı nedenlerle piskoposlar için de özel bir önem taşımıştır. Bugün hâlâ birçok piskopos ve diğer bazı din görevlileri ametist taşlı yüzükler takar.
Comments