Teke yarımadasının güneydoğu köşesini Gelidonya Burnu biçimlendirir. Hiera Akra (Kutsal Burun), Taşlık Burnu ve Kırlangıç Burnu olarak da anılan burun, Pamfilya Denizi (Mare Pamphylium) ile Likya Denizi’ni (Mare Lycium) birbirinden ayıran uç sınırdır. Gelidonya Burnu ile önündeki Beş Adalar’ın Likya coğrafyasında ve denizcilik tarihinde önemli bir yeri vardır.
📍
Piri Reis, Kitab-ı Bahriye (1521) eserinde Gelidonya Burnu’nu eski adlarından olan
Şilden Burnu olarak anar ve “Şilden Burnu; büyük dağlardan gelip, denize inmiş, sarp kayalık bir limandır. Karşısında dört küçük ada vardır. Burna en yakın olan; sivri bir adadır. Ada ile burun arasına demirlenirse 35 kulaç vardır. Fakat burnun yarım mil kadar poyraz tarafına demirlenirse; 60 kulaç su vardır. Poyraz tarafında büyük bir ada daha vardır. Ada ile sahil arasında büyük parçalar (gemiler) geçer. Burası derindir…” diye yazar.
📍
Likya dilinde kırlangıç anlamına gelen "kaledonya" kelimesinden gelen Gelidonya, bölgeye göç eden kırlangıçlar neticesinde sahip olmuş bu isme.
📍
Gelidonya Burnu ters akıntılardan dolayı Antalya Körfezi’nin en tehlikeli yeri olarak kabul edilir. Antik dönemde sayısız gemi buradaki kayalara sürüklenerek batmış. Gelidonya Burnu “Gelidonya Batığı” olarak ünlü tarihi gemi batığı ve “Gelidonya Feneri” adındaki deniz feneriyle tanınır ve bence tüm Ege’nin hatta Anadolu’nun en muhteşem manzaralarından biridir.
Kommentare