Namık Kemal İlkokulu
- Ayse Bayvas
- 12 Haz 2020
- 1 dakikada okunur
İstanbul’da Erken Cumhuriyet Dönemi mimarlığına dair eserler sınırlı sayıdadır. Üstelik çok da azı günümüze gelmiştir. Gelenler de pek bilinmez, o dönem her nedense “es” geçilmiştir ve geçilmektedir.
📍
Belki de tam bu nedenle AKM gibi 20. yüzyılın önemli simge yapılarından biri benimsen(e)memiştir. Popüler kültür 19. yüzyılın eklektik mimarisini daha çok benimseme eğilimindedir. Bana göre 1950’lerden sonraki sıradanlaşmaya son yirmi yılın cam+metal konstrüksiyon eğilimi girince giderek kimliksizleşen mimarimiz acınası bir hale geldi.
📍
İşte bugünkü konumuz Erken Cumhuriyet Dönemi mimarlığından bir örnek olan Namık Kemal İlkokulu. Fındıklı’da bir dönem Meclis-i Mebusan’a konuk evi olarak da hizmet veren Faik Paşa Konağı’nın yerine dönemin valisi Muhittin Üstündağ’ın girişimleri ile yaptırılan okul, 1933-1934 yılında 13. Mektep adı ile eğitime başlamıştır. Bir süre sonra 13. Okul İnönü adını almıştır. Daha sonra 1960 yılında Namık Kemal İlkokulu adını almıştır.
📍
O dönemdeki adıyla Yüksek Mühendis Mektebi'nde mimarlık profesörü olan Georges Dèbes'in tasarladığı, çok özgün bir yapıdır. Topografyaya duyarlığıyla dikkat çeken, büyük dersliklerin güneye yönlendirilmesiyle tipik modernist ilkeleri temsil eden yapı, daha sonraki yılların "tip" okul yapılarına pek benzemez. Namık Kemal İlkokulu, oldukça merkezi bir konumda olmasına karşın, bugün yakın çevresinden kolayca algılanamayan, mimarlık literatüründe pek yer almamış, neredeyse yakın zamanda yeniden keşfedilmiş bir yapıdır.
📍
Üç kat bahçenin her köşesinde gülüşümün, keçiboynuzu ağaçlarında parmak izlerimin, girişindeki mor salkımlarda nefesimin, uzun ve geniş koridorlarda ayak seslerimin, kocaman sınıflarda yüreğimin kaldığı okuldur. Kendisi benim ilkokulumdur ❤️
Kommentit