google-site-verification=PbL_5t5j-grNUlEnxPDPRb9h69cnQI7ks2lm5P-n88U
top of page

Sanasaryan

Bazı dönüşümler size de tuhaf gelmiyor mu? Ben o rahatsızlık hissinden kurtulamıyorum.

😢

Bugün size bir bina anlatacağım, içinde yaşananları bazılarımızın çok iyi bildiği bazılarımızın yaşadığı bazılarımızın dinlediği ya da okuduğu…

🔺

Adı, binayı 1895’te mimar Hovsep Aznavur’a yaptıran Mıgırdiç Sanasaryan’dan geliyor. Han, Sanasaryan Vakfı’na ait olup Erzurum’da Ermeni yetimlerin eğitimine katkı sağlamak için açılan Sanasaryan Koleji’nin giderlerini karşılamak amacıyla kullanılmış. Kolej, bu tarihten 24 yıl sonra Erzurum Kongresi’nin yapıldığı eğitim kurumu.

🏫

Sanasaryan Han, biri bodrum olmak üzere altı katlı, iç avlulu, neo-klasik tarzda, yığma bir taş bina.

🔺

1935’e kadar Patrikhane ile devlet arasında gidip gelen yapı, bu yıl itibarıyla İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne verilmiş. Çeşitli ve akıl almaz sorgu tekniklerinin uygulandığı, içinden lağım geçen “tabutluk” adı verilen hücrelerin olduğu, duyduğumuzda isimleri canımızı acıtan “konukları”yla geçen 92 yıldan sonra Türkiye Ermeni Patrikliği’nin 2011 yılında açtığı dava sonucunda vakfa iade umudu doğmuştu. Bir mahkeme kabul etti, diğeri kararı bozdu, sonra tekrar… Sonra tekrar…

😢

Attilâ İlhan, “Tutuklunun Günlüğü” şiirinde

“Daktilolar camları bulutlu sorgu odalarında

Didiklemez mi özgürlüğünü Sansaryan Hanı’nda

Küflenir suyun bir bakır çalığı birikir ağzında

Kendini öldürmeyi belki bin kere tasarlarsın da

Bir kere aklından geçmez bitirmeden ölmek şarkıyı”

diye anlatır bize….

😢

12 Eylül 1980 sonrası ise dayanılır gibi değildir. Günümüzde mi? Geçen yıl ultra lüks bir otel olarak hizmet vermeye başladı.


 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör

Yorumlar


bottom of page