Özlediğim, gittiğimde bakmaya doyamadığım yerlerden biri Sivas’ta Buruciye Medresesi’dir. 📍 13. yy’ın ilk yarısında en fazla medrese yapısına sahip olan kentler Konya ve Kayseri iken, yüzyılın üçüncü çeyreğinde İlhanlı idaresinin etkisine daha yakın bir konumda olması ve ticaret yollarının kesişim noktasında yer alması sebebiyle Sivas da eğitim alanında önemli bir merkez olmuştur. 📍 13.yy ikinci yarısından itibaren Anadolu ile İran arasındaki ticaretin yoğunlaşması ve Sivas’ta Ceneviz ticaret merkezinin kurulması ile kentin ticaretteki rolü de artmıştır. 📍 Buruciye Medresesi, 1271 yılında İran’da Hemedan yakınındaki Burûcird’den geldiği kabul edilen Muzafferüddin Burûcirdî tarafından yaptırılmıştır. 📍 Kesme taştan, dikdörtgen planlı ve dört eyvanlı, iki katlı, açık avlulu medrese plan tipinin bir örneği olan bu medrese Selçuklu döneminde yapılan en güzel eserlerdendir. 📍 Bir yapının estetik ve güzelliğinin en çok vurgulanan yeri ön cephesidir. Anadolu Selçuklularında özellikle giriş cephesi yapının kimliğinin yazılı ve görsel olarak sunulduğu özel alanlardır. Sarımtırak renkte kumlu taştan yapılan cephe, madalyon, rozet, kıvrık dallar, palmetler ve bitkisel motiflerden oluşan bezemelerle kaplıdır. 📍 İçerde taçkapının iki yanında kubbe ile örtülü bir mescit ve bir de türbe vardır. Türbede medreseyi yaptıran Muzaffer Burucerdi gömülüdür. Revaklardaki sütun başlıkları ve sütunlar devşirmedir. 📍 Kitabesinde yazan "İlim tahsil etmek her Müslüman'a farzdır" hadisi ise Karaman Hatuniye Medresesi ve Afyon Yakup b. Yusuf Medresesi kitabelerinde olduğu gibi her baktığımda içimi ısıtır. 📍 İktidardaki kişiler dışında bir insanın böyle bir eser yaptırtması, Sivas’ın Selçuklular döneminde eriştiği kültür seviyesinin göstergesidir.
top of page
bottom of page
Comments