Anadolu'da nefesli sazlar binlerce yıldır var. Tarih içerisinden geçen değişik uluslar, bu sazları kendi kültürel tonlarını seslendirecek biçimde şekillendirmişler.
📍
Mey, Anadolu ve Mezopotamya’da asırlardır kullanılan kamışlı, kadim bir üflemeli sazdır. Gövdesi genellikle bölgede yaygın olarak bulunan erik ve kayısı ağacından, baş kısmı da sazlıklarda yetişen kamıştan imal edilir. Anadolu ve Mezopotamya‘da Mey ismi ile bilinen bu saz Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan üçgeninde farklı bir forma kavuşur. Azeriler kullandıkları bu saza “Balaban“, Ermeniler “Duduk“, Gürcüler ise “Duduki” ismini verirler. Bu üç saz şekil ve ses olarak neredeyse birbiri ile aynıdır. Balaban ve dudukun meye göre kamış yapısı biraz daha farklıdır. Bu enstrümanda sesi etkileyen en önemli kısım kamış olduğu için ses rengi biraz daha farklıdır. Mey sazında zırıl zırıl, gümbür gümbür gelen bir ton vardır. Balaban ve dudukta ise bu tonun aksine buğulu, kadife bir ton vardır. Bu da dinleyiciyi mistik bir atmosfere sokar.
📍
İşte o buğulu sesi dünyamıza katan Civan (Djivan) Gasparyan da bizi terk etti. Daha dün dinlemişim gibi kulağımda ezgileri. Ailesi Muş'luydu, o Ermenistan'da doğdu. Yetimhanede büyüdü, altı yaşında duduk çalmaya başladı. Dünya onu dudukla tanıdı ve sevdi. Huzurla uyusun.
Comments