Jan van Eyck

Kısmen simyacı ve hatta sihirbaz olduğu iddia edilen Jan van Eyck, 1441 yılında bugün öldü. Çalışmalarında, resim sanatında şimdiye kadar bilinmeyen, şaşırtıcı derecede sofistike bir gerçekçilik düzeyine ulaştı. Parıldayan mücevherleri, yansıtıcı metalleri, gösterişli saten ve kadifeleri ve hatta insan tenini kendine özgü niteliklerle ve yüksek bir natüralizmle işledi. 🎨 16. yüzyılda Giorgio Vasari'nin yağlı boya resmin icadını ona atfettiği efsane ortadan kalkmış olsa bile onun hala "Yağlı Resmin Babası" unvanını elinde tutmasının nedeni uzmanların incelemesine, korumaya, onun parlak ve kalıcı boyasının gerçek formülünü arayan x-ray teknolojisindeki sürekli değişen gelişmelere rağmen kesinleşmemesi. 🎨 En bilinen resmindeki en çok konuşulan kıyafetle analım onu bugün. Giyside Gotik dönemin etkisi Giovanna Cenami’nin başındaki örtüde görülür. Gotik dönemde kadınlar beyaz ketenden yapılan başlıklar kullanırdı. Bunların bazıları hafif boynuzu andırır biçimde zarif kıvrımlara sahipti. Örtünün tek kenarına dört kat dantelli fırfır kumaş geçirilerek aplike oluşturulmuş ve beyaz örtü duvağa benzetilmiş. 🎨 Yeşil üst kıyafetinin ince dokunmuş yünlü ya da kadife kumaş olduğu söylenebilir. Oldukça fazla kumaş kullanılan ve ön ortası kısa kalmış arka ortasına doğru uzayan ve genişleyen modelde kuyruk oluşturulmuş. Bu dönemde kadife kumaş yeni bulunmuştu ve aristokratlar için üretiliyordu yani yerlerde sürünen oldukça uzun elbise kuyrukları, giyen kişinin fazla miktarda kumaşa para harcayabilecek kadar zengin olduğunun göstergesiydi. 🎨 Kumaş katları yüksek bel hizasında göğüs altında toplanmış. Drapeler, daha rahat hareket edebilme ve yürüyebilmeyi sağlamak için olabilir. 🎨 Yakanın etrafında krem rengi kakım kürk kullanılmış. Elbisenin kolları yoktur. Düşük omuz formu verilen modele yırtmaç yapılmış ve kol hareketliliği sağlanmıştır. Astarın kürkten yapılması, hem soğuktan korumak hem de giysiyi süslemek içindir. Mavi renkteki iç elbisenin kol ucunda büzgülerin olmayışı dar kol olduğunu gösterir. 🎨 Sanat tarihinin çok yönlülüğüne hayranım. Böyle zamanlarda hep “iyi ki sanat tarihçisiyim” diyorum.